CHP Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, IMF’nin Türkiye hakkındaki son raporunda, Türk yetkililere atfen 2025’te sıkı maliye politikası uygulanacağı görüşlerine yer verilmesine dikkat çekerek, “Bu ifadelerin Hükümet yetkililerine atfen IMF’nin 4. Madde Raporu’na yazılması, Hükümetin uluslararası piyasalara bir nevi taahhüdü anlamına gelir” değerlendirmesinde bulundu.

Öztrak, söz konusu raporda maliye politikasında 2025 için milli gelirin yüzde 2,5’ine varan bir sıkılaşmadan da bahsedildiğini, bunun cari fiyatlarla 1,5 trilyon liralık bir önlem paketi anlamına geldiğini ifade etti.

Aynı raporda KDV’de tek orana geçilmesi, tüketicilere yapılan enerji desteklerinin sona erdirilmesi, kamu yatırımlarının kısılması, maaş ve ücretlerin enflasyona göre belirlenmesi gibi vatandaşın canını acıtacak pek çok önlemden de bahsedildiğini kaydeden Öztrak, “Tüm bunlar, Hükümetin dün geri çektiği vergi paketinin, önümüzdeki yıl vizyona sokacağı filmin sadece fragmanı olduğunu gösteriyor. Esas korku filmini 2025’te seyredeceğiz… Sarayın elinde, önümüzdeki yıl çok daha ağır bir hayat pahalılığı ve işsizlik dalgası bizleri bekliyor” dedi.

 

CHP Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, Eylül ayı bütçe gerçekleşmeleri ile IMF’nin Türkiye hakkında 4. Madde Gözden Geçirme Raporunu yazılı bir açıklamayla değerlendirdi. Öztrak, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şunları ifade etti:

 

İLK 9 AYDA BÜTÇE AÇIĞI 1 TRİLYON LİRAYI AŞTI

Eylül ayı bütçe rakamları dün açıklandı. İlk 9 ayda bütçe açığı 1 trilyon lirayı aştı. Dokuz aylık bütçe açığının, Hükümetin henüz birkaç hafta önce açıkladığı OVP’deki yılsonu bütçe açığı hedefine oranı yüzde 50 oldu. Bu, geçtiğimiz 3 yıldaki gerçekleşmelerin ortalaması olan yüzde 33’ün çok üstünde… Depremin yaşandığı 2023 yılında bile bu oran %40’ı aşmamıştı. Geçtiğimiz 3 yıldaki gerçekleşmeleri dikkate alarak yılsonu bütçe açığını tahmin ettiğimizde; açığın, Hükümetin OVP’ye yazdığı 2024 tahminini 1,1 trilyon lira aşarak 3,3 trilyon liraya çıkabileceği anlaşılıyor. Bu, OVP’nin mürekkebi kurumadan bütçe açığı tahmininin yüzde 51 sapması anlamına gelir. Yüzde 5’in altına ineceği söylenen bütçe açığının milli gelire oranının, bu hesapla yüzde 7’nin üzerine çıkması muhtemeldir.

 

RAKAMLAR KAMU BORCUNUN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİNİ GÜNDEME GETİRİYOR

Yine ilk 9 ayda Hazine Nakit Açığı, geçen yılın aynı dönemine göre 1 trilyon liranın üzerinde artmış. Bu açığın finansmanı için yapılan net borçlanma ve net kasa-banka kullanımı toplamı da 1 trilyon lira artarak 311 milyar liradan 1 trilyon 334 milyar liraya çıkmış. Bu rakamlar, kamu borcunun sürdürülebilirliği konusunu gündeme getiriyor.

 

IMF RAPORUNDAKİ TÜRK YETKİLİLERİNİN AÇIKLAMASI: SIKI MALİYE POLİTİKASI 2025’TE

Diğer taraftan, Uluslararası Para Fonu’nun geçtiğimiz hafta sonu yayımladığı 4. Madde Gözden Geçirme Raporu'nun 19. Sayfasında, “Türk yetkililerin IMF’deki muhataplarına, maliye politikasının 2024 yılında nötr, 2025 yılında sıkı olmasını beklediklerini ifade ettikleri” yer alıyor. Yukarıdaki 9 aylık gerçekleşmelere ve yıl sonu tahminlerine göre 2024’te maliye politikası “nötr” olmaktan çok uzak. 2025’te sıkı hale getirmek için ise hem gelirlerde ciddi artış, hem harcamalarda radikal bir tasarruf lazım.

 

RAPORDAKİ O İFADE, MİLLETİN SIRTINA BİNECEK 1,5 TRİLYON LİRALIK ÖNLEM PAKETİ ANLAMINA GELİYOR

Nitekim, Hükümet yetkililerine atfen 2025’te sıkı maliye politikası uygulanacağının IMF’nin 4. Madde Raporu’na yazılması; Hükümetin uluslararası piyasalara bir nevi taahhüdü anlamına geliyor. IMF Raporunda, önümüzdeki yıl maliye politikasının daraltıcı olabilmesi için GSYH’nın %2,5’ine ulaşan bir mali sıkılaştırma gerektiğini de ifade ediyor. Bu, cari fiyatlarla 1,5 trilyon liralık önlem paketi anlamına gelir. Rapora bakıldığında böyle bir paketin içinde; vergi gelirlerinin artırılması, KDV’de tek orana geçilerek bazı mal ve hizmetlere uygulanan düşük oranların kaldırılması, tüketicilere yapılan enerji desteklerinin sona erdirilmesi, kamu yatırımlarının kısılması, maaş ve ücretlerin “hedeflenen ama bir türlü tutturulamayan” enflasyona göre belirlenmesi gibi vatandaşın canını acıtacak pek çok önlemin olacağı anlaşılıyor.

 

VERGİ PAKETİ FRAGMANDI ASIL KORKU FİLMİ 2025’TE

Tüm bunlar, Hükümetin dün geri çektiği vergi paketinin, önümüzdeki yıl vizyona sokacağı filmin sadece fragmanı olduğunu gösteriyor. Esas korku filmini 2025’te seyredeceğiz… Sarayın elinde, önümüzdeki yıl çok daha ağır bir hayat pahalılığı ve işsizlik dalgası bizleri bekliyor.