Yanlış politikalar nedeniyle Türkiye’nin tarımsal üretimde ithalata mecbur bırakıldığını anlatan CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Bakan İbrahim Yumaklı’nın  komisyondaki sunumunda ortaya koyduğu sayısal verilerin çoğunun da düzeltilmeye muhtaç olduğunu ifade etti. 

Bakan Yumaklı’nın açıkladığı rakamlarla gerçek rakamları kıyaslayan Ömer Fethi Gürer, hayvan varlığının sürekli düştüğünü, yem fiyatlarındaki artışın besiciyi perişan ettiğini, et üretiminde sorun yaşandığını ve TMO’nun çiftçiyi mağdur ettiğini belirtti. 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Tarım ve Orman Bakanlığının 2024 yılına ait bütçesinin görüşüldüğü Plan ve Bütçe Komisyonunda, Bakan İbrahim Yumaklı’nın sunumunun ardından söz alarak, Yumaklı’nın açıkladığı sayısal verilerle ilgili düzeltmelerde bulundu.

HAYVAN VARLIĞIMIZ SÜREKLİ DÜŞÜYOR

TÜİK verilerine göre 2022 yılında sığır mevcudu 17 milyon 876 bin baş iken Bakan Yumaklı’nın  sunumunda, "Hayvan varlığını büyükbaşta yüzde 68 artırdık; 16 milyon 667 bine çıkardık” şeklindeki verdiği rakamların düzeltilmesi gerektiğini anlatan Gürer, “2022 yılında küçükbaş hayvan varlığı da 58 milyon 448 bin baş iken siz sunumunuzda küçükbaş hayvan varlığını yüzde 67 artışla 53 milyon 274 bine çıkardığınızı belirtiyorsunuz. Kelime oyunlarına ne gerek var, hayvan varlığımız düşmeye devam ediyor. Bu yılın ilk dokuz ayında sığır eti ithalatı yüzde 799 artmış ve eylülde ithalata ödenen 126 milyon 800 bin dolar” dedi.

ÜRETİCİ ARTAN YEM FİYALARINA YETİŞEMİYOR

Bakan Yumaklı’nın "Kaba yem ihtiyacını karşılama oranı yüzde 92." Şeklindeki sözlerini de eleştiren CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Süt yeminin 50 kilosu 500 lirayı geçti, gidiyor; yem fiyatlarını baskılamıyorsunuz, sübvanse etmiyorsunuz. Sanayici hem yemi satan hem sütü alan; sütü ucuza alıyor, yemi pahalı satıyor. İthal yeme muhtaç durumdayız, döviz artınca da yem zıplıyor. Çiğ süt fiyatlarını ise olabildiğince baskılıyorsunuz” diye konuştu. 

ETTE TEHLİKE ÇANLARI…

Yem ve aşıların ithal olduğu ülkemizde veteriner işleri genel müdürlüğünün dahi olmadığına dikkat çeken CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Et üretimi 2022 yılında 2 milyon 191 bin tondu. Bu süreçte dişi inekler, gebe inekler, düveler kesime gitti; seyrettiniz. Göreceli et fiyatı düştü, küçük, aile tipi işletmelerde hayvan varlığı tükendi, ülkemizde hayvancılık sorunlu duruma geldi. Et üretiminde gelecek yılların verilerinde tehlike çanları çalıyor. Kırsalda 1 ile 10 arası hayvan varlığı olan artık bu işten çekiliyor” uyarısında bulundu. 

ET İTHALATINDA VURGUN VE TALAH SÜRECİ DEVAM EDİYOR

Cumhurbaşkanlığı bütçe gerekçesinde yer alan "2023 yılında planlanan kırmızı et üretimi 1 milyon 945 bin ton." Şeklindeki ifadelere de dikkat çeken CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Gerçekleşme 1 milyon 827 ton olarak öngörülüyor. 2024 hedefi 1 milyon 727 bin ton, 2025 tahmini 1 milyon 764 bin ton, 2026 tahmini ise 1 milyon 788 bin ton. Nüfus artışına göre varlığımız o anlamda geriliyor. Et üretimi, nüfusa göre sorun olmaya devam ediyor. Çözümü ise, ithal edip kimden ithal ettiğinizi sorduğumuzda söylemediğiniz vurgun ve talan sürecinin devamına olanak tanıyorsunuz” değerlendirmesinde bulundu.

EN BÜYÜK PARA BİRİMİ OLAN 200 LİRAYA 1 KİLO ET ALINAMIYOR

Ülkenin en büyük para birimi 200 lirayla 1 kilo et bile alınamadığını anlatan Gürer,.”. Ankara Çubuk'ta 1 kilo et dana kıyma 350 lira, kuşbaşı 370 lira, antrikot 540 lira; İncek'te kıyma 440 lira, kuşbaşı 480 lira, antrikot 640 lira. Emekli maaşı 7.500 lirayla 21 kilo kıyma alınıyor; kira, su, elektrik, diğer gıdalardan ve giyim kuşamdan vazgeçerse. Ekmeğin kilosu 35 liradan 135 liraya kadar değişiyor, simidin tanesi 13 liraya erdiği yerde tarımda başarıdan değil, tarımda tepe takla gidişten söz etmek olası. Yirmi yıldır tarım sayımı yapılmayan ülkede yirmi yıl sonra planlamadan söz etmeniz de yirmi yılın boşa geçtiğinin bir itirafıdır” ifadelerini kullandı.

21 ÜRÜNDE ARZ AÇIĞIMIZ VAR

21 üründe arz açığı olduğunu hatırlatan CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer., “Bitkisel ürünlerin üretim miktarına baktığımızda, yine Cumhurbaşkanlığı verilerine göre 2023 yılında 130 milyon ton, 2024 yılında 130 milyon 200 bin ton, 2026 yılı tahmini de 130 milyon 600 bin ton olarak yer alıyor. Nüfus artışına göre demek ki burada da sorunumuz devam ediyor” ifadelerini kullandı.

TMO BU YIL DA ÜRETİCİYİ MAĞDUR ETTİ 

Bakan Yumaklı’nın bu yıl TMO'nun tarihinde alım rekoru kırıldığını söylemesini de eleştiren Gürer, “Tüccar piyasayı düşük tuttu, fark ödemesiyle 9.250 lira alım fiyatı çiftçiye cazip geldi, TMO'ya gitti. TMO'nun depoları dolu çünkü ithal ürünle depoyu doldurmuş, randevu sistemini bilerek çalıştırmadı, bilahare TMO 10 milyon 500 bin ton da buğday almış. Ancak yine 2024 yılı Cumhurbaşkanlığı Programı'nda TMO'nun buğday alım rakamı 3,5 milyon ton olarak yazıyor. Şimdi, 10,5 milyon ton bu yıl buğday alan TMO, Cumhurbaşkanlığına göre gelecek yıl 3,5 milyon ton alacaksa o zaman taban fiyatı mı düşük tutacaksınız yoksa alım mı yapmayacaksınız? Bu bir soru işareti. Çünkü Türkiye'nin 20.500 bin ton buğday üretimi varsa nasıl oluyor da Cumhurbaşkanlığı Programı'nda TMO'nun buğday alım hedefi 3,5 milyon ton olarak yazılı biçimde sunuluyor” dedi.

KELİME OYUNLARIYLA ORMAN ALANLARINI ARTIRMAYA ÇALIŞIYORLAR

Bakanlık sunumunda orman alanlarının arttı yönünde yer alan ifadelerin de düzeltilmesi gerektiğini ifade eden Gürer, Bakan Yumaklı’nın "2002 yılında 20 milyon hektar, 2022 yılında 23 milyon 200 bin hektar orman alanına ulaştık…Orman  varlığını artıran nadir ülkelerdeniz." Şeklindeki sözlerine karşılık, şu ifadeleri kullandı:

“AKP döneminde 540 bin hektar orman alanı maden, otoyol, enerji amaçlı tüketilmiş. Orman artışı ise kelime oyunuyla ve teknolojiden yararlanmayla ilgili. 2015 yılında Kars Kağızman'da -arkadaşımız da dedi ama- 1 hektar olan orman alanı 2021 yılında 12 bin hektar oluyor çünkü orada teknolojiyle unutulan ormanları saptıyorsunuz, onları Türkiye genelinde kayıt altına alıp "Orman alanı arttı." diyorsunuz. 50 yaşında, 100 yaşında… orman alanı böyle artıyor ama başka bir şey daha var: Güdül Orman İşletme Şefliği plan ünite tablosunda 1996 yılı orman alanı toplam 11.630 hektar orman toprağı, 13.498 hektar da orman alanı görünüyor. 2006 yılından sonra yapılan amenajman planında bunun tamamı orman alanı gösteriliyor, bozuk orman alanı var sayılarak orman varlığı artırılıyor. "Taşlık", "ziraat" gibi rumuzlu ifade edilen verilerin arkasında, "bozuk sarı çam", "bozuk çam" ya da "orman toprağı" ifadelerinde rumuz değiştiriliyor, onlar da orman varlığına ekleniyor. Bu sizi yanıltmasın, var olanın saptanmasından öte orman varlığı sınırlı ölçüde artıyor. Bunlar gibi verilerle oynanmasın…”

SORULARA YAZILI YANIT

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer Bakana sorularda yöneltti. Bakan’ın yazılı yanıt vereceği sorular şöyle;

- Taklit ve tağşişle ilgili yönetmeliğe göre düzenli olarak kamuoyuna vermeniz gereken bilgiyi neden vermiyorsunuz?
    Ülkemizde ne kadar hayvan işletmesi var? Bu işletmelerin kaç tanesi hayvan hastalıklarından dolayı yüksek ve çok yüksek risk altındadır? Bugüne kadar hayvan işletmelerinde tespit edilen hastalıklar ve bunların sayısı nedir?
    Dahili işlem kapsamında ithal edilen buğday 2002 yılından bugüne kadar ne kadardır? Ne kadar ödeme yapılmıştır?
    2007 yılında başlayan IPARD'ın kapsamına 42 il alındı, Niğde alınmadı. "IPARD'ı 81 ile çıkaracağız." dediniz, Avrupa Birliğiyle proje için anlaşma sağladınız mı?
    Veterinerlerden, gıda ve su ürünleri mühendisleri ve teknikerleri ile teknisyenlerinden 2024 yılında kaç kişiyi atayacaksınız?