Proje, yerel yönetimlerin, bağışçıların ve hayvanseverlerin işbirliği ile sokak köpeklerinin tamamı için güvenli ve steril bir yaşam ortamı oluşturulmasını öngörüyor.
Projenin amacı, kontrolsüz üremeyi sona erdirmek ve sahipsiz köpeklerin tamamının kamu-sivil işbirliği ile toplu olarak sahipli hale gelmesini sağlamak. Projenin hayata geçirilmesi halinde, sorunun kamu nezdinde yarattığı mali yük, her geçen yıl önemli ölçüde azalarak 8-10 yıl içerisinde sıfırlanacak.
Proje, "Yaşam Kampüsleri" adı verilen yenilikçi bir yaklaşıma dayanmaktadır. Proje kapsamında, yerel yönetimler tarafından sadece il merkezlerinde "Yaşam Kampüsleri" kurulacak. Bu kampüsler, her biri 1.000-1.500 köpeğe ev sahipliği yapmaya elverişli olacak.
Yaşam Kampüsleri, yerel yönetimlerin sorumluluğunda olacak, ancak kampüslerin işletilmesi ve bakım-onarımı gönüllü kuruluşlar tarafından yapılacak. Gönüllü kuruluşlar, kampüslerde köpeklerin beslenmesi, aşılanması, kısırlaştırılması ve tedavi edilmesi gibi hizmetleri üstlenecek.
Projenin hayata geçirilmesi için öncelikle, "Yaşam Kampüsleri" için uygun arazilerin tespit edilmesi ve gönüllü kuruluşlarla görüşmeler yapılması gerekiyor.
Konuyla ilgili açıklama yapan İç Anadolu Belediyeler Birliği Genel Sekreteri Dr. Salim Çoruk:
"Son yıllarda ülkemizin değişmez gündem başlıklarından birisi sokak köpekleri sorunudur. Konu, soruna vicdani pencereden bakanlarla tehlike boyutu penceresinden bakanlar arasında oldukça keskin bir kamplaşmaya dönüşmüş durumda.
Sorunun çözüm adresi olarak gösterilen Belediyelerimiz, doğaları evcil olan bu hayvanların sorumsuzca yada ticari amaçla kontrolsüz şekilde üretilerek sokağa terk edilmesinden kaynaklanan kaos karşısında çaresiz durumdadır. Mevcut kontrolsüz üreme hızı ve sokağa terk sorumsuzluğu nedeniyle tablo her geçen gün daha da kötüleşmekte.
Hayvansever kamuoyu sözcülerinin kısırlaştır-sokağa bırak yada sahiplendir şeklindeki çözüm önerilerinin mevcut üreme hızı ve hayvan sayısı dikkate alındığında olanaksız olduğuna kuşku yoktur.
İç Anadolu Belediyeler Birliği olarak, sorunun insani bakış açısıyla ve kesin olarak çözümünün mümkün olup olmadığının tespiti için sivil bir Proje Komisyonu oluşturduk. Komisyonumuz, sorunun Barınak baskısıyla Belediyelerin üzerine yıkılarak çözülemeyeceğini; tek insani ve gerçekçi çözüm yönteminin, sorundan şikayetçi olan tüm unsuların işbirliği olduğunu koymuştur.
Çalışma Komisyonumuzun somut uygulama örnekleri üzerinden oluşturduğu proje genel başlıkları, ön değerlendirme için ülkemizde faaliyet gösteren Birliğimiz üyesi tüm il ve ilçe Belediyelerimize gönderilmiş ve 29.09.2023 tarihine kadar geri dönüş talep edilmiştir. Süreç, uygulamaya yönelik olarak olgunlaştıkça gelişmeler kamuoyu ile paylaşılacaktır." dedi.
